Türk basketbolu, yıllardır NBA sahnesinde kendine yer bulmaya çalışan yetenekli oyuncular yetiştirdi. Ancak NBA, yalnızca en iyilerin mücadele ettiği bir arenadır. Buraya ulaşmak için sadece yetenekli olmak yetmez; aynı zamanda inanılmaz bir çalışma disiplini, mental güç ve biraz da şans gerekir.

Son yıllarda ise NBA’deki Türk oyuncular arasında bir isim parlıyor: Alperen Şengün. Kendi jenerasyonunun en yetenekli uzunlarından biri olarak kabul edilen Alperen, Houston Rockets formasıyla sahaya çıktığı her maçta yeteneğini konuşturuyor. Onu izlerken basketbola olan sevgisini, oyun zekasını ve mücadeleci ruhunu görmek mümkün. Alperen’in NBA’deki yükselişi, Türk basketbolu adına büyük bir gurur kaynağı ve genç yetenekler için de ilham verici bir hikâye.

NBA’ye Giden Zorlu Yol

NBA’ye ulaşmak, her basketbolcunun hayali olsa da bunu başarmak hiç de kolay değil. Genç yaşlardan itibaren büyük fedakârlıklar yapmak ve bolca göz yaşı dökmek gerekiyor. Türkiye’de altyapıdan yetişen oyuncuların NBA seviyesine gelmesi, özellikle Avrupa ve ABD’de yetişen oyunculara kıyasla daha fazla çaba gerektiriyor. NCAA veya Avrupa’nın güçlü liglerinde pişmeden doğrudan NBA’ye girmek neredeyse imkansız. Türk oyuncuların çoğu önce Avrupa’da tecrübe kazanıp ardından NBA kapısını aralıyor.

Türkiye’den NBA’ye giden oyuncuların en büyük handikaplarından biri de fiziksel ve mental adaptasyon süreci. NBA temposu, Avrupa’dan oldukça farklı. Oyun daha hızlı, fiziksel mücadele çok daha sert. Bu tempoya alışamayan oyuncular genellikle ligde kalıcı olamıyor. Ancak Alperen Şengün, bu konuda istisnalardan biri oldu.

Alperen Şengün: Türkiye’nin Yeni Gururu

Alperen, genç yaşta gösterdiği olağanüstü performanslarla dikkat çeken bir oyuncu. Beşiktaş’ta sergilediği dominant performans sayesinde 2021 NBA Draft’ında Houston Rockets tarafından seçildi. NBA’ye adım attığı ilk günden itibaren oyun tarzıyla, pas yeteneğiyle ve boyuna rağmen inanılmaz çevikliğiyle izleyenleri büyüledi.

Benim için Alperen’in en büyük farkı, oyuna olan sezgisi. Sahada adeta bir oyun kurucu gibi hareket ediyor, içgüdüsel olarak doğru pası veriyor ve alan açmayı mükemmel biliyor. Modern basketbolun gerekliliklerine müthiş bir şekilde adapte oldu. Eski usul post-up oyunuyla yeni nesil basketbolun iç içe geçtiği nadir oyunculardan biri.

Alperen’in en dikkat çeken yönlerinden biri de mental gücü. NBA’de bir çaylak oyuncunun zorlanması çok doğaldır, ancak Alperen her zaman özgüvenli duruşuyla fark yarattı. Rakiplerine gözdağı veren oyun stili, asla pes etmeyen karakteri ve sahadaki kararlılığıyla büyük bir yıldız olacağını gösteriyor.

NBA’deki Diğer Türk Oyuncular

Türk basketbolu, NBA’e sadece Alperen Şengün ile damga vurmadı. Geçmişten günümüze birçok Türk oyuncu NBA’de boy gösterdi. Mehmet Okur, NBA şampiyonluğu kazanan ilk Türk oyuncu oldu ve Utah Jazz‘de yıllarca istikrarlı bir performans sergiledi. Hidayet Türkoğlu, Orlando Magic ile NBA Finalleri’ne kadar yükseldi ve oyun kurucu forvet rolüyle kendine has bir tarz geliştirdi. Enes Kanter (şimdiki adıyla Enes Freedom) pota altındaki savaşçı kimliğiyle tanındı.

Bunun dışında Cedi Osman ve Furkan Korkmaz gibi isimler de NBA’de mücadele eden diğer Türk oyuncular arasında yer alıyor. Cedi, Cleveland Cavaliers‘ta yıllardır istikrarlı bir performans sergileyerek kendine bir rol edindi. Furkan Korkmaz ise Philadelphia 76ers’ta zaman zaman kritik katkılar veren bir oyuncu oldu.

Ancak burada tekrar Alperen Şengün’e dönmek gerekiyor. Çünkü Alperen, sadece NBA’de tutunmaya çalışan bir oyuncu değil; adeta yeni bir yıldızın doğuşuna tanıklık ediyoruz. Şu ana kadar sergilediği performans, birçok NBA otoritesi tarafından da büyük övgüyle karşılanıyor. Houston Rockets organizasyonu, onun üzerine bir oyun kurmaya çalışıyor ve bu da Alperen’in ne kadar değerli bir oyuncu olduğunu gösteriyor.

Türk Basketbolu ve Gelecek

Alperen Şengün gibi yeteneklerin çıkması, Türk basketbolu için büyük bir fırsat. Ancak bu yeteneklerin NBA seviyesine ulaşabilmesi için Türkiye’deki basketbol sisteminin de buna uygun olması gerekiyor. Altyapıdan yetişen oyuncuların gelişimlerini sürdürebilmesi için daha iyi koçlarla çalışması, daha fazla uluslararası turnuvaya katılması ve fiziksel olarak NBA seviyesine hazır hale gelmesi gerekiyor.

Ayrıca, genç oyuncuların cesur olması şart. Avrupa’da veya Türkiye’de rahat bir kariyer sürdürmek yerine, NBA’in zorlu rekabetine atılmak büyük bir cesaret ister. Alperen Şengün, bu cesareti gösterdi ve şu an meyvelerini topluyor. Onun hikâyesi, gelecek nesil Türk oyunculara ilham kaynağı olabilir.

Alperen Şengün’ün Geleceği

Alperen Şengün, NBA’de daha yolun başında olmasına rağmen büyük bir etki yaratmayı başardı. Oyun zekâsı, fundamental bilgisi ve sahadaki özgüveniyle her geçen gün daha da gelişiyor. Eğer Houston Rockets, onun etrafında iyi bir yapı kurabilirse, birkaç yıl içinde ligin en dominant uzunlarından biri haline gelebilir.

Benim için Alperen’i özel yapan şey, onun sadece sayı atmaya değil, oyunu yönlendirmeye de büyük önem vermesi. Sahada her zaman en doğru kararı vermeye çalışıyor ve bu da onu izlemeyi inanılmaz keyifli hale getiriyor. Onun pasları, post hareketleri ve savunmadaki gayreti, modern basketbolda uzun oyuncuların nasıl evrildiğini de gösteriyor.

Türk basketbolu, geçmişte NBA’de başarılı oyuncular yetiştirdi, ancak Alperen Şengün gerçekten farklı bir seviyeye ulaşma potansiyeline sahip. O sadece bir Türk basketbolcusu değil, NBA’in gelecekteki en büyük yıldız adaylarından biri. Eğer her şey yolunda giderse, ilerleyen yıllarda Alperen’in adını All-Star seviyesinde duyabiliriz.